DJI Mini 3 Pro | İnceleme ve Tecrübelerim

-

DJI bana gelip “Mert abi, nasıl bir drone isterdin? Söyle hemen üretelim!” diye sorsa büyük ihtimalle DJI Mini 3 Pro ‘yu tarif ederdim. Artıları ve kabul edilebilir eksileri ile tam olarak benim için biçilmiş kaftan bu cep herkülü! Bugüne kadar tüm dertlerimi çeken ama bir kere bile “öf” demeyen, tek bir sorunla karşıma gelmeyen sevgili Mavic Pro‘mu artık emekliye ayırıyorum ve yoluma DJI Mini 3 Pro ile devam ediyorum. Hemen belirteyim, bu yazı kesinlikle sponsorlu falan değildir! Ben bu ürünü parasını ödeyerek satın aldım!

Eğer okumak yerine şunu bir göreyim derseniz DJI Mini 3 Pro‘yu açıp uçurduğum ve özelliklerini anlattığım videoyu Youtube kanalımda izleyebilirsiniz. (linki şuraya bırakayım) Peki neden bu Mini 3 Pro bu kadar hoşuma gitti, ne gibi yeni özellikleri var gelin size madde madde bahsedeyim;

DJI Mini 3 Pro Boyutları ve Ağırlığı

Öncelikle DJI Mini 3 Pro tam tamına 249 gram kalkış ağırlığına sahip, yani bataryası ile birlikte ağırlığı. İnanın bu minik canavarı kutusundan çıkarıp elime aldığım zaman bir kavram kargaşası yaşadım. İlk çıktığı günden beri kullandığım (ki kendisini Atina’dan gidip almıştım, o zamanlar Türkiye’de yetkili bir DJI satıcısı yoktu) Mavic Pro’nun ağırlığı yanında bu tüy kadar hafifti. İşte bu hafiflik benim için hayati bir öneme sahip. Tüm seyahatlerimde tüm ekipmanlarımı sadece tek bir sırt çantası ile taşımak zorundayım. Dolayısı ile bugüne kadar çoğu zaman Mavic Pro’yu yanıma alamadığım bile oldu ağırlığından dolayı. (Kumandası, yedek bataryası derken toplam ağırlığı 1 kg’ın epey üzerinde)

İşte bu Mini 3 Pro bu noktada hem ufak hem hafif, haliyle sırt çantamda rahatlıkla taşınabilir. Ayrıca bildiğiniz gibi ülkemizde 500 gram altında kalkış ağırlığına sahip droneların kayıt zorunluluğu yok. Böylece Mini 3 Pro aldığınız zaman en azından bir tane bürokratik zorunluluktan da kurtulmuş oluyorsunuz. Tabi aklınıza şu geliyor olabilir hemen, bu kadar ufak ve hafif bir drone ne kadar güçlü kuvvetli olabilir ki? Neyse birazdan o konuya değineceğim.

Diğer başlığa geçmeden belirtmek istediğim bir nokta ise sessizliği. Mavic Pro’dan sonra bunun sessizliğini size anlatamam. Mavic Pro’yu uçurduğum zaman etraftakiler havada drone olduğunu rahatlıkla anlayabiliyorken, bu drone o kadar sessiz ve küçük ki, uçururken ben bile havada olduğuna inanmakta zorluk yaşıyorum. 🙂

DJI Mini 3 Pro RC Kumanda

Bu minik drone karşımıza 2 farklı (aslında 3) opsiyon ile karşımıza çıkıyor. Kumandasında dahili ekranı olan model ile ekransız kumandaya sahip model. Üçüncü olarak belirttiğim model aslında combo paket denilen içerisinde ekstra batarya, çanta, şarj aleti ve pervane bulunan paket. Bu paket benim için pek gerekli olmadığı için ekstra masraftan kaçınmak adına hemen göz ardı edip devam ediyorum.

Mini 3 Pro’yu tercih etmemdeki en önemli diğer sebepse işte bu ekran muhabbeti. Bugüne kadar gittiğim yerlerde telefonu kumandaya bağlamak genellikle çok angarya geliyordu bana. Bazı zamanlarda telefonunun pilinin iyice dibi sıyırmış olması da cabası. Zaten az zamanda çok yeri gezip çekim yapmam gerekiyor ve telefon bataryası bu tempoya bazen ayak uyduramayabiliyor. Hem oku, hem fotoğraf çek hem navigasyon kullan derken drone uçurmaya bazı durumlarda ayıracak ekstra şarjım olamayabiliyordu.

İşte bende bu tam olarak sebeple DJI Mini 3 Pro’nun ekranlı kumandalı (RC kumanda) paketini tercih ettim. Böylelikle koşturmacalı bir çekimde kendisini direkt çantamdan çıkartıp hiç bir bağlantı ile uğraşmadan direkt uçuşa geçebiliyorum.

RC Kumanda Özellikleri

Youtube’da izlediğim bir çok videoda RC kumandanın belirli mesafelerden sonra sinyal problemi yaşadığını gördüm. Açıkçası hiç bir zaman kullandığım drone ile kilometrelerce uzaklara uçmadığım için bu sorunu ne uçuşlarımda yaşadım ne de benim için şimdilik bir problem olarak duruyor. Gördüğüm kadarı ile bu kumandanın sinyal iletimi ile ekransız kumandanın iletim kalitesinde fark olduğunu anlatan bazı videolar var. Ne kadar doğrudur veya yanlıştır bilemem çünkü kendi uçuşlarımda (en uzak uçuş mesafem 750 metre civarıydı) herhangi bir sinyal azalma sorunu ile karşılaşmadım.

Kumadanın veri aktarım özelliklerine gelirsek, DJI Mini 3 Pro, DJI O3’te amiral gemisi düzeyinde bir video iletim kabiliyetine sahip. DJI’ın yayınladığı verilere göre 12 km mesafeye kadar 1080p’de 30 kare görüntü aktarma kabiliyetine sahipmiş. Yok ya, ben bu minnoşu 12 km uzağa gönderemem, kıyamam vallahi özlerim!

DJI Mini 3 Pro Kamera Özellikleri

Şimdi gelelim bu minik canavarın kabiliyetlerine. Bu güne kadar DJI’ın hiç bir Mini serisine yükselmemiş birisiydim. Benim için Mini serisi DJI’ın ürettiği en boş dronelardan bir tanesiydi. Ne görüntü kalitesi, ne uçuş kabiliyetleri benim için yeterli değildi, ta ki bugüne kadar.

DJI Mini 3 Pro’nun genel olarak dikkatimi çeken özellikleri şöyle; 1/1.3 inçlik CMOS görüntü sensörüne sahip Ayrıca 4K HDR ve 1080p 120 kareye kadar videolar çekebiliyor. Benim için en tatlı özellik ise D-Cinelike renk modu. Bu modda çektiğiniz görüntülere çok tatlı renk düzenlemesi yapabiliyorsunuz.

Ayrıca Mini 3 Pro’da hazır çekim modları geliyor. İstediğiniz modu seçiyorsunuz ve o sizin için gerekli manevraları yaparak videolar çekiyor ve sizde hiç bir tecrübeniz olmasa bile mükemmel çekimler yapmış oluyorsunuz. Neyse detaylar Youtube videomda var!

Engel Tanıma Sistemi ve APAS 4.0

Adının Mini olduğuna bakmayın, abileri gibi engel tanıma sistemleri ile donatılmış halde geliyor kendisi. 3 yönlü (alt, ön, arka) engel tanıma sistemi uçuşlarda size ekstra bir güvenlik sağlıyor. Ama tabi unutmamanız gereken konu, bu aletin yanlarında engel tanıma sistemi yok ve yan uçularda çok dikkatli olmanız gerekiyor. Ne var ki bugüne kadar zaten bu engel tanıma sistemlerini Mavic Pro’de hiç kullanmadığım için ben yabancılık çekmiyorum ama siz ilk defa drone uçuracaksanız aman dikkat edin. Yirmi bin liralık cihaz bu, şaka kaka olmasın!

APAS 4.0(Advanced Pilot Assistance System) yani Türkçe “Gelişmiş Pilot Yardım Sistemi” ile bu minik alet uçuş güzergahı üzerindeki engelleri bu engel tanıma sensörleri ile algılıyor ve bu engellere çarpmadan yanlarından gerekli manevraları yaparak geçebiliyor. Ha ne siz ne kadar güvenirsiniz bilemem, mesela şahsen engelle karşılaştığı zaman durması için ayarladım ben bu miniği🙂

Dikey Çekim Modu

DJI bu ürünü ile sadece 16:9 video çekenleri değil, sosyal medyaya içerik üretenleri de düşünmüş olacak ki dikey çekim modu özelliği eklemiş. Mini 3 Pro’nun kumandasında tek tuşa basarak kamerayı yatay yönde çevirebiliyor ve böylelikle anında dikey videolar çekebiliyorsunuz. Özellikle Instagram, TikTok gibi sosyal medya kanallarına içerik üretiyorsanız bence bu özellik sizin için müko!

Rüzgar Performansı

Şimdi akıllardaki diğer bir soruya geliyorum, “bu kadar hafif alet rüzgarlı havada düzgünce uçabilir mi?” Cevap veriyorum, “evet uçar, uçuyor!” Bizzat denedim mis gibi uçuyor. Hem DJI Air 2S hem DJI Mini 3 Pro seviye 5 rüzgarda uçabilecek şekilde tasarlanmış. Rüzgar hızı 30 km/s’in üzerinde olunca alıyorsunuz spor moduna, uçmaya devam ediyorsunuz. Şu bir gerçek, hafifliği dolayısıyla rüzgardan Air 2S’den daha fazla etkilendiği kesin, ama belirli bir rüzgar seviyesine kadar da ne kadar havada debeleniyor gibi görseniz de, mis gibi video kaydediyor bu zibidi.

Ne var ki tabi 250 gram bir cihazdan bahsediyoruz ve bunun Mavic Pro gibi rüzgar direnci olmasını beklememek lazım. Sizin buradaki beklentiniz çok önemli. Her türlü hava koşulunda drone uçurmanız gerekiyorsa sizi pek mutlu etmeyebilir. Ama benim gibi normal hava koşullarında bir kaç görüntü almak için drone uçuracaksanız yeterli olabilir.

Mini 3 Pro’nun rüzgarlı havadaki performansı ile ilgili aklınızdaki tüm soruların cevaplarını Youtube’daki bu videoda bulacağınıza eminim. Merak edenler mutlaka izlesinler.

DJI Mini 3 Pro Hakkındaki Görüşlerim

Hem boyut, hem ağırlık, hem video çekim kabiliyeti, hem batarya süresi açısından benim tüm isteklerimi karşılayan bir cihaz. Sırt çantamda kuş kadar hafif olması, uçuş süresinin (normal batarya ile 30 dakikalar civarında, bunun bir de daha büyük bataryası var ki onda uçuş süreleri 40 dakikalara çıkıyor) yeterli olması, kumandasının üzerinde ekran olması benim için önemli. Ama sizin için ekran hayati bir öneme sahip değilse ekransız kumandalı versiyonu çok daha uygun fiyata satın alabilirsiniz. (fiyatları görmek için tıklayın)

Hoşuma gitmeyen yanı yok mu, tabii ki var. Bir ürün bu kadar hafif olunca çok kırılgan duruyor. Mavic Pro’nun yapısı yanında bu çok çıt kırıldım bir havaya sahip. Ve gimbal drone kasası dışında durduğu için Allah korusun bir çarpma yaşasak ilk gideceklerden biri bu gimbal buna eminim ve esas para eden de işte o gimbal. Yani özetle, hafif falan ama çok kırılgan duruyor.

Açıkçası üzerine 5-6 bin TL daha verip Air 2S almanın benim için hiç bir anlamı yoktu. Ve hatta inanıyorum ki Mini serisi, abisi Air kadar kabiliyete sahipken bu iki seriyi yakın zamanda birleştirirler, hatta Air serisine devam etmeyebilirler bile gibime geliyor.

11 YORUMLAR

  1. Değerli bikgilendirmeleriniz icin teşekkürler. Ben de bu markayi inceliyordum. Dron almayi düşünüyorum. Paylaşımınız çok faydalı oldu

  2. Drone almak isteyen biri olarak tecrübe ve deneyimlerin bana mantıklı geldi. Aklımda soru işareti kalmadan almak istediğim drone’a karar vermiş oldum.

Bir Cevap Yazın